Kayıtlar

Savaş Çağı Umut Çağı Kitabı Tahlili etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Öne Çıkan Yayın

Kitap Okurken Etkili Not Alma Nedir? Nasıl Yapılır?

Bir kitabın dünyasına girdiğimiz andan itibaren etrafımızdaki çoğu şeyden haberdar dahi olmayız, bu adanmışlık insanda büyük bir aydınlanmayı ve bilgilenmeyi doğurabilir. Pek çok insan kitap okurken daha önce hayatında karşılaşmadığı veya önemli gördüğü bir bilgiye değer verse dahi genellikle not alma ihtiyacı duymaz. Beynin kısa ve uzun süreli hafıza kaynaklarını göz önünde bulunduracak olursak kitap okurken elde ettiğimiz o eşsiz bilgiyi unutmamız veya eksik hatırlamamız içten bile değildir. Bunların farkında olarak veya farkında olmayarak nadir de olsa bazı kimseler kitap kenarlarına çeşitli kısa notlar veya çizimler yapmaktadır. Kitap sayfalarını notlarla donatıp sayfanın ahengini bozmak bazı kimselerin hoşuna gitmese de etkili bir okumanın gerçekleşmesi için gerekli işlemlerden birisi olduğunu hatırlatmakta fayda var. Kitap sayfalarınızı kirletmekten korkmayın, bu sizleri kitaba daha yakın bir dost edecektir. Sadece bu kadarıyla da kalmaz sizi uyanık tutar her an tetikte olurs

Oya Baydar- Savaş Çağı Umut Çağı Kitabı Tahlili

    Roman 1940’lı yıllardan başlayarak 1963 yılına kadar olan tarihi sürecin isimsiz bir genç kızın kendi anlatımından biraz siyasi biraz da toplumsal yönleriyle ele alınmasından oluşur. 1940’lı yıllarda çocukluğu ile ilgili anılarından bahseden bu kız, daha çok yirmili yaşlarına denk gelen 1960’lı yılları anlatmaktadır.     Romanda kızın babasının önce padişahın adını bağırarak büyümesi, sonra bu makamı yıkanların adını haykırması ile kendisinin ve yaşıtlarının Atatürk ve silah arkadaşlarının adını bağırarak büyümesi ve sonraları bir çok kişinin Atatürk ve özellikle İnönü karşıtı kesilmesi hem tarihin tekerrür etmesi bakımından hem de nesiller boyu aynı siyasi çatışmaların sürdüğünü göstermesi bakımından ilginçtir. Romanda 1960’lı yılların üniversiteli gençleri olan kahramanlarımızın temel problemi olarak belli bir ülküye sahip olamayışları, hayatlarını adayacak bir amaçlarının olmayışı gösterilmektedir. Bu amaçsızlıkları dönemin siyasi ahlaksızlıkları ile bir araya gelince kay